Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan ve Dünya Sağlık Örgütü’nce ‘pandemi’ ilan edilen koronavirüsle ilgili Atatürk Üniversitesi, Aşı Üretme ve Antijen Hazırlama Koordinatörlüğü oluşturdu. Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Selahattin Çelebi’nin koordinatörlüğünde Farmakoloji, Enfeksiyon Hastalıkları ve Çocuk Sağlığı Hastalıklarının yanı sıra Eczacılık ve Veteriner Hekimliği Fakültesi’nden ilgili öğretim üyeleri, Fen Fakültesi Moleküler Biyoloji, Gen Mühendisliği öğretim üyeleri ve İl Sağlık Müdürlüğü’nde daire başkanlarından oluşan Aşı Üretme ve Antijen Hazırlama Koordinatörlüğü, çalışmalarını sürdürüyor.
Türkiye’de koronavirüs vakalarının görülmesiyle birlikte bu konuda çalışmalara başlayan 15 akademisyen, plazma tedavisi için alt yapıyı hazır hale getirdi. Aşı çalışmalarını da aralıksız sürdüren akademisyenler, bu konuda yaklaşık 6 aylık bir süre istiyor.
Araştırmaların sürdüğü morfoloji binasındaki laboratuvarlarda bilgi veren Aşı Üretme ve Antijen Hazırlama Koordinatörü Prof. Dr. Selahattin Çelebi, multidisipliner çalışmayla mesafe kat ettiklerini söyledi. Covid-19’la mücadelede çalışmalarını iki başlık altında sürdürdüklerini belirten Çelebi, “Pasif bağışıklık ve aktif bağışıklık olarak iki ayrı konu üzerinde duruyoruz. Başka bir canlıda hazırlanmış antikorları vücudu savunacak ve Covid-19’u öldürecek hücreleri hazırlayarak onu hastaya verme olarak bilinen plazma tedavisinde alt yapıyı hazır hale getirdik. Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi dahiliye ve hematologlar hazır. Dahiliye servislerinde hematologlar pasif bağışıklık için plazmayı aktaracak seviyede. Bununla ilgili ruhsat başvurularımız oldu. Gerekli izinler çıkması halinde bu konuda çalışmaya başlayacağız” dedi.
SAHADA TESPİTE BAŞLAYACAĞIZ
Erzurum’da koronavirüs tedavisi gördükten sonra taburcu edilen vatandaşlarla görüşerek plazma tedavisi için kan isteyeceklerini söyleyen Prof. Dr. Çelebi, “Plazma tedavisi için izin çıktığı zaman biz mikrobiyologlar sahaya inip taburcu edilen hastalarla gönüllü kan vermeleri için görüşeceğiz. Çünkü bu tedavi için bazı şartlar gerekiyor. Az bir antikor vücutta bağışıklık yapmaz. Biz bu konuda bir tarama yapacağız. Hatta hastalığı sessiz geçiren vatandaşları bulup kendileriyle konuşacağız. Kabul edenlerden kan örneği alınarak antikor testine tabi tutacağız. Antikor oranlarının yüksek olup olmadığını, bağış aldığımız kişinin sağlıklı olup olmadığına bakacağız. Sonra bu kanları dahiliye ve hematolojideki arkadaşlara vereceğiz, onlar da hastalarda uygulamasını yapacak” diye konuştu.
AŞI İÇİN ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR
Aşı Üretme ve Antijen Hazırlama Koordinatörlüğü olarak aşı üretim çalışmalarını da sürdürdüklerini kaydeden Prof. Dr. Selahattin Çelebi, bu konuda 5-6 aylık bir süre istedi. Aşı üretiminin şekilleri olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Çelebi, şunları ifade etti:
“Aşı üretimi için şekiller var. Birincisi mikroptan aşıyı direk hazırlama, ikincisi mikrobun oluşturduğu şeylerden, yan ürünlerden ya da suni üretilerek hazırlamak. Burada virüsün genetik yapısı inceleniyor. Suni ortamda moleküler biyolojideki arkadaşlar protein kopyasını çıkarıyor ve virüs gibi hazırlıyorlar. Hazırlanan bu virüs deney hayvanlarına veriliyor. Oradan elde edeceğiniz sonuca göre üretiminiz aşı olarak kullanıyor. Bunun için belli bir zaman lazım. Yakın bir zamanda olur. Bu konuda bizim çalışmamız 5-6 ay sürer. Şu anda aşıda işler olumlu gidiyor, mesafe alındı.”
(DHA)
GÜNÜN ÖNEMLİ HABERLERİ