Anthony Nwakaeme futbola geç sayılabilecek bir yaşta başladı. Çocukluğundan beri Nijerya’nın Lagos şehrinin sokaklarında top oynayan Tony, ilk profesyonel imzasını attığında yaşı 21’di.
Kariyeri çok daha parlak olabilirdi ancak hem Nwakaeme’nin ısrarcı olmayan tutumu hem de şanssızlıklar onu bambaşka bir hayata itti.
28 yaşında Trabzonspor’a transfer olmadan önce uzun yıllar İsrail’de oynamıştı. İsrail’den önce ise Romanya ve Nijerya’da forma giymişti. Nwakaeme ilk göze çarptığında Nijerya’da amatör olarak oynuyordu. Danimarkalı ve İsveçli scout’lar onu kulüplere önerdi ancak bir şekilde anlaşma sağlanamadı.
Daha sonra devreye İtalyan devi Roma girdi ve tam talih güldü derken menajerler arasındaki anlaşmazlık, Nwakaeme’yi Roma’nın kapılarından geri çevirdi. Halbuki deneme antrenmanlarına bile çıkmıştı.
Tony, Roma ile anlaşamamıştı ancak İtalya’da dikkatini çektiği biri vardı: Marco Materazzi’nin babası Giuseppe Materazzi. Materazzi, Tony’yi Romanya’da Cluj’a önerdi. Cluj’da da yine bir karmaşa Tony’yi bekliyordu. Başkan onu çok beğenmişti ama takımın teknik direktörü ‘oyun tarzına uymadığı’ gerekçesiyle transferi istemedi.
Cluj’un o dönemki başkanı ise Nwakaeme’ye “Seni kaçırmak istemiyorum. Sözleşmeyi bizimle imzala, seni başka bir yere kiralayalım” dedi. Böylece Tony, 21 yaşında ilk kez profesyonel oldu ve Ariesul Turda’ya kiralandı. Burada asistleri, golleri, çalımları ve yeteneğiyle dikkat çekti.
Cluj’a geri dönmeye hazırlanırken yönetim değişti ve yeni yönetim, yeni teknik direktör, yeni bir takım derken talih yine Tony’ye gülmedi. Romanya’nın bir başka takımı Petrolul Ploeisti’nin yolunu tutan Tony, şans bulamadı. Nwakaeme, o dönemleri ”Benim kötü bir oyuncu olduğumu düşünüyorlardı” sözleriyle özetliyor.
Ardından eski takımı Cluj’dan kısa dönemli bir teklif aldıktan sonra bir kez daha Cluj’a döndü. Oynadığı zaman yeteneğini herkese gösteriyordu. 4 ay içinde attığı gollerle dikkatleri üzerine çeken Nwakaeme, ülkenin en köklü takımlarından Steaua Bükreş’ten teklif almıştı ama mali nedenlerden dolayı bu şansı kullanamadı.
Romanya kariyerini sonlandıran Nwakaeme’nin tek bir isteği vardı: Futbol oynayabilmek. Nijerya’ya dönen yıldız futbolcu, bu doğrultuda amatör takımlarla maçlara çıkıyordu. Çünkü istediği şeyi, yani futbol oynayabilmeyi burada yapabiliyordu. Bu kez şans Nwakaeme’nin yüzüne gülecekti. Nijerya’ya futbolcu izlemek için gelen İsrailli scoutların dikkatini çeken Nijeryalı futbolcu böylece Hapoel Raanana takımına transfer oldu.
Raanana’da iki sezon geçiren ve oynayabileceği zaman neler yapabileceğini herkese bir kez daha gösteren Anthony Nwakaeme, bu performansın ardından Hapoel Beer Sheva’ya transfer oldu. Hapoel Beer Sheva, o dönem 41 yıldır şampiyon olamayan bir takımdı. Peki Nwakaeme geldikten sonra ne oldu? Üç yılda üç İsrail Ligi şampiyonuğu, iki İsrail Süper Kupa , bir İsrail Kupası şampiyonluğu…
Nwakaeme, Hapoel Beer Sheva’da 134 maça çıkarken 47 gol atıp, 30 asist yaptı. Uzaktan golleri, seri çalımları, bir anda hızlanmaları… Ligi adeta tek başına domine etmişti. Takımını yıllar sonra Avrupa’ya taşımış, hatta Avrupa Ligi son 32 turunda Beşiktaş’a karşı rakip olmuştu. Beşiktaş’a karşı gol de atmıştı ama turu geçen taraf siyah beyazlı ekip olmuştu.
2018 yılında 1.1 milyon euro bonservis ücreti karşılığında Hapoel Beer Sheva’dan Trabzonspor’a oldu. O dönemde de Çin’e gitmesi bekleniyordu. Hatta Çin’den bir takımla görüşme halindeydi ancak Türkiye’ye geldi. Tüm kariyerinde olduğu gibi oynadığında neler yapabileceğini herkese kısa sürede gösterdi.
Çalım yeteneğinin sokaklarda oynadığı dönemden geldiğini belirten Nwakaeme, ”Sokaklarda pas vermek yerine çalım atmayı tercih ederdim. Karşımda 10 kişi olsa bile hepsine çalım atmak isterdim” sözlerini kullanıyor. Nijeryalı futbolcunun bir numaralı idolü ise Brezilyalı efsane Ronaldinho…
Nwakaeme ”Ronaldinho’yu izlerken ağlıyordum, onu anlatmak için kelime yok” diyor.
anthony nwakaeme