Türkiye’de moda dünyasının kalbi İstanbul’da atıyor ama genç ve başarılı moda tasarımcısı Seren Erdoğan doğup büyüdüğü şehir olan Ankara’dan tüm dikkatleri üzerine çekmeyi başarıyor.
“Bu dünyada en büyük hediye biziz, en güzel hediye bizim bedenlerimiz. Düşünün tüm endamımızla salınarak yürümenin keyfi ne muhteşem bir andır. Kıymetini bilelim bu yüzden bedenimizi güzel gösterecek elbiseler tercih edelim” diyerek modaya bakışını ve felsefesini dile getiren Seren Erdoğan, izlediği bir filmden dinlediği bir müzikten tutun da caddede yürüyen bir çocuğa kadar her şeyin kendisine ilham verdiğini söylüyor.
Akademiden gelen bir moda tasarımcısı olarak kısa sürede adını duyurmayı başaran Seren Erdoğan ile başarısının sırrını, genç bir modacı olarak sektörde yaşadığı zorlukları, tasarımlarında nelerden ilham aldığını, anlattı.
Seren Erdoğan Moda Tasarımcılığını Şu Sözleri İle Açıklıyor
Moda tasarımı kendi içinde Haute Couture ve Hazır Giyim olmak üzere ikiye ayrılır. Haute Couture Fransızca kökenli bir kelimedir ve ”kaliteli dikiş” anlamına gelir. Bu gelenek 1950’li yıllara kadar dayanır ve oldukça eski bir gelenek olduğu söylenebilir. Haute Couture kişiye özel dikilen ona özel ölçüler ile hazırlanmış olarak yapılan, yapımında pahalı ve kaliteli kumaşların kullanıldığı aynı zamanda el işçiliğine önem verilen bir gelenektir. Bu yüzden günümüzde butikler ya da birçok moda evi bu gelenek tarzında hazırlanan giysilere büyük çoğunlukla mağazalarında yer verirler. Hazır Giyim ise haute couture geleneğinin aksine seri üretim halinde üretilen ve mağazalara dağıtımının yapıldığı bir sistemdir. Bu yüzden daha az maliyettedir ve işçiliği daha azdır.
Yaptığı çalışmalar ile adını tüm Dünya’ya duyuran Seren Erdoğan, bu başarısını tüm takipçileri ile paylaşmak istiyor.
Sosyal Medya Hesapları:
İnstagram: https://www.instagram.com/serenerdogannn/
İnstagram: https://www.instagram.com/serenerdoganofficial/
İnstagram: https://www.instagram.com/yachtpillows/