Fazla kilo, yağ fazlalığı, doğum ve deri fazlalığı gibi etkenler, karın bölgesinde başta sarkıklık olmak üzere çeşitli deformasyonlara neden olabiliyor. Bu deformasyonların giderilmesinde diyet ve spor gibi yöntemler çoğu zaman yetersiz kalırken, karın germe ameliyatları gündeme geliyor. Pek çok kişi, anestezi, kesi ve iyileşme süreci bakımından bu ameliyatlara çekimser yaklaşıyor. Karın germe ameliyatlarının sanıldığı gibi zor bir süreç olmadığını belirten Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Derya Aytop, hastaların ameliyata karar vermesinin kimi zaman 2 yılı bulduğunu ancak tamamen iyileşmenin uzman tavsiyelerinin uygulanması durumunda karar için harcanan süreye kıyasla 6 ay gibi çok daha kısa bir sürede mümkün olduğunu söylüyor.İyileşme sürecininin sağlıklı bir şekilde ilerlemesi için tavsiyelerde de bulunan Aytop, ameliyat gününden itibaren ilk 6 ayın titizlikle programlanması gerektiğine dikkat çekiyor.
İlk 6 hafta korse kullanımı şart
Karın germe ameliyatlarının yaklaşık 3-4 saat sürdüğünü ve ameliyat sonrası ilk günlerin doktor
kontrolü altında verilen ağrı kesicilerin ve anestezi ilaçlarının da etkisiyle hafif veya hiç ağrı olmadan
geçirildiğini belirten Op. Dr. Derya Aytop, ‘’Karın gelme ameliyatlarında başlıca çekincenin ağrı
olduğunu görüyoruz. Ancak ağrıları yok etmek, ilaçların yanında düzenli olarak uygulanacak tavsiyeler
ve kullanılacak yardımcı aparatlar ile mümkün. Bu noktada özellikle ilk günlerde bacakları, baş ve bel
kısmını hafifçe yükselterek yatmak, dikişlerin üzerinde oluşacak gerginliği engelleyerek ağrıyı azaltması
bakımından önerilir. Benzer şekilde ilk 10 gün omuzlar düşük, hafif öne doğru yürümek de aynı etkiyi
sağladığı için önemlidir. Tüm bunların rahat bir şekilde uygulanabilmesi için karından göğüs altına
uzanan bir ameliyat korsesi, hastalara ameliyathaneden çıkarılırken giydirilir ve bunu ilk 6 hafta
boyunca düzenli olarak giymek şarttır’’ dedi.
İstirahat döneminde beslenmeye ve bol harekete dikkat
Ameliyat sonrası evde geçirilen sürenin, iyileşmenin seyrinde önemli rol oynadığına dikkat çeken Op.
Dr. Derya Aytop, pıhtı oluşumunun engellenmesi ve ödemin vücuttan atılması için hareket etmenin ve
ödem söktürücü gıdaların tüketilmesi gerektiğini belirtti: “Evde geçirilecek istirahat döneminde özellikle
alt bacakta oluşabilecek kan pıhtılarını önlemenin en iyi yolu her iki saatte bir, 10-15 dakika yürümektir.
Ödem ve karındaki basınç hissini azaltacak besinler tüketmek, tuzsuz beslenip bol miktarda su içmek
de çok önemlidir. Bu süreçte gaz yapan yiyeceklerden 2-4 hafta kadar uzak durulması ve bol yeşillik
içeren salataların yanında ızgara et tüketilmesi önerilir. Öte yandan, ameliyat sonrası ilk 10 gün kan
inceltici etkileri nedeniyle bitki çaylarından ve siyah çaydan uzak durulması, bunların yerine günde bir
adet Türk kahvesi içilmesi idrar söktürücü özelliği bakımından tavsiye edilir.’’
İyileşme sürecinde C vitamini ve çinko takviyeleri önemli
6 aya kadar olan sonraki süreçte gıda takviyelerinin büyük önem taşıdığına da değinen Op. Dr. Derya
Aytop, ‘’Genellikle ameliyat sonrası 5-7. günlerde yapılan ilk kontrollerde pansuman yenilenir ve
hastanın ılık duş almasına izin verilerek iyileşme süreci resmen hızlanmaya başlar. Bu noktada artık
ilaç kullanmaya gerek kalmazken 10-15. günde de tüm bandajlar alınır. Yalnızca göbek deliği daha geç
iyileşen bir bölge olduğu için lokal pansuman önerilebilir. 3. haftada ise iyileşmiş kesinin renginin
solması ve dokusunun düzelmesi için gerekli olan iz tedavisi başlar. İlk ödemler 1,5 ayda azalıp 6. aya kadar belirgin şekilde kaybolurken bu süreçte C vitamini ve çinko takviyeleri, iyileşmenin hızlanmasında
en büyük rolü oynar. Birinci ay dolduktan sonra ise çok ağır olmayan yürüyüş, yüzme gibi sporlarla
iyileşme desteklenir. Böylece iz tedavisi haricinde ameliyatın tüm yükleri hastaların üzerinden kalkarken
6. aya gelindiğinde tüm dokular iyileşmiş olur ve istenilen görünüme sağlıklı bir şekilde kavuşulabilir’’
şeklinde konuştu.